İŞTE YILDIZ SARAYINI YAĞMALAYAN BÜYÜK(!) PAŞALAR



Yıldız Sarayı yağması. Galeri için Fotoğrafa Tıklayınız.
25 Nisan 1909’da sarayı kuşatan ve hakimiyeti sağlayan ordunun içerisinde Osmanlı askerlerinden ziyade gönüllü İttihatçılara bağlı neferlerin bulunması olayları kimlerin organize ettiğini göstermekteydi. Enver Bey’inde içinde olduğu bu yağma ordusunda Bulgar isyanlarının baş sorumlusu Yane Sandanski’de bulunuyordu.
Hareket Ordusu Kumanda Heyetinden Bir grup.

Teşkilkat-ı Mahsusa Başkanı ve Enver Beyin yakın arkadaşlarından Hüsameddin Ertürk hatıralarında Yıldız yağması emrinin Şevket Turgut Paşa tarafından verildiğini, yağmalayanların aldıklarını ganimet olarak gördüklerini söylemiştir.

Enver Paşa ve diğer yağmacılar Yıldız’a girdiklerinde padişahın özel odasını ve mücevherleri sakladığı yeri sormuşlar, sarayın muhasiplerinden Cevher Ağa sorulan sorulara cevap vermeyince idam etmişlerdi. Diğer muhasip Nadir Ağa’nın cevap vermesi üzerine onu, hayatını bağışlayarak daha sonra kuracakları mahkemede de hürriyetperver ilan ederek maaş bağlamışlardı.
Yağmacılar mücevherlerin yanı sıra perdeleri, halıları, şamdan ve mangalları da almışlar, değerli gördükleri ne varsa almışlardı. Jurnaller, Abdülhamit’in kişisel mektupları, marangozhanesi, telgraf metinleri, kitaplarda yakılıp yıkılmıştı.


Hareket ordusu yildiz camii avlusunda.
Yıldız'da ele geçirilen malların tasnifi için Selanik mebusu Emanuel Karasu, Zohrap Efendi, Serez Mebusu Hiristo Dalçef Efendi’nin ararlında bulunduğu İstanbul şehremaneti başkanlığındaki bir komisyona bırakılmıştı. Komisyonun verdiği kararlardan birisi Abdülhamit’in giysilerinin ve koltuk takımının yağma sırasında harap olduğu için Kasımpaşa Bit Pazarı’nda satılmasını istemesidir.

Abdülhamit tahtan indirilence önce Selanik’teki Alatini köşküne gönderilmiş, daha sonra Selanik’in kaybedilmesiyle İstanbul Beylerbeyi Sarayı’na nakledilmişti. Enver Paşa, Abdülhamit’in vefat haberini alınca hemen Beylerbeyi Sarayı’na gelmiş, vefat ettiği yatak odasında aramalarda bulunmuştur. Başını koyduğu yastığı, yatağı, karyolayı, dolapları arayan Enver Paşa Abdülhamit sürgüne gönderildiği gün boynunda asılı duran kitap şeklinde bir şeyi aramaktadır. Yastığın altında muşambaya sarılmış kitap şeklinde bir şey bulunmuş, Enver Paşa derhal açılmasını emrettiğinde kitaba benzeyen şeyin içinden kırmızı ve siyah mürekkeple elle yazılmış “Vefk” denilen tılsımlı bir dua bulunmuştur.
Yıldız sarayının yağmalanmasındaki asıl neden Abdülhamit’i ittihatçıların tarihten silmek istemeleridir. Abdülhamit’in saltanatı boyunca edindiği ne varsa el konularak yeni bir siyasi döneme girdiklerini göstermek istemişlerdir. Kağıt keskisine dahi el konulması İttihatçıların nasıl bir öfke içerisinde olduğunu göstermez mi?

Kaynak :dunyabulteni.net


Sultan İkinci Abdülhamid'in Han'ı tahttan indirilmesinin ardından Hareket Ordusu Yıldız Sarayı'nı yağmalamış, büyük paşalar milyonlar tutan hazineye ve değerli eşyalara el koymuşlardı.

Sultan II. Abdülhamit'in tahttan indirilip Selanik'e gönderilmesinin ardından Yıldız Sarayı 29 Nisan 1909'da İttihatçıların ve Hareket ordusu mensuplarının yağmasına maruz kaldı. Yağmalanan sarayda bulunan önemli belgeler de bu sırada yok edildi.


Yapılan yağmada 500 bin 5'erlik banknot, 25 bin beşibiryerde Osmanlı altını alındığı belirtiliyor. Yağma hakkındaki resmi rapor 17 Nisan 1910 tarihli İkdam Gazetesi'nde yayınlandı. Rapora göre yağmaya katılan bazı paşalar ve aldıkları mallar şu şekilde:


Mahmut Şevket Paşa: Çok sayıda pantantif taç, yüzük ve bir altın mangal;
Hüsnü Paşa: Murassa tütün tabakası ve bir gerdanlık;

Hareket Ordusu Erkan-ı Harp Reisi Mirliva Ali Paşa: Çok sayıda küpe ve yüzük;

Hasan İzzet Bey: Halılar, seccadeler, kravat iğneleri ve murassa taç;

Enver ve Cemal paşalar ile Damat İsmail Hakkı Bey: Kıymetli eşyalar, mobilya, vazolar, muhtelif pırlanta ve çok sayıda zümrüt hülliyat;


Ayan Reisi Ahmet Rıza Bey: Kıymetli yemek takımları, murassa saat ve çok sayıda değerli eşya;


Bursa Valisi İsmail Hakkı Bey: 2 bin altın lira ve kıymetli bir zümrüt yüzük;


Emniyet-i Umumiye Müdürü eski Hicaz Valisi Galip Paşa: Çeşitli kadın müzeyyenatı;


İsmail Hakkı Bey'in kardeşi Cafer Tayyar Paşa ve Hamdi Bey: İnci küpeler, pırlanta yüzük ve kıymetli revolverler;


Tespit edilemeyen isim: Elmaslı ve inci gerdanlık;


Yakup Cemil: Önemli miktarda tahvilat;


Karesi Mebusu Hüseyin Kadri Bey: Zümrüt kolyeli murassa bir hançer;
Çerkez Kemal Bey: Çok sayıda değerli kadın eşyası;


Hüseyin Cahit Bey: Murassa hokka takımı ve iki murassa saat;


Cavit Bey ve Karasu Efendi: Bol miktarda kıymetli elmas;


Eski Bolu Mebusu Habip Bey: Önemli miktarda tahvilat;


Vehip Paşa: Bol miktarda hisse senedi ile kıymetli ve murassa kravat iğneleri;


Kalan eşya da Hareket Ordusu fedaileri tarafından yağma edilmiştir.


Bir rivayete göre Abdülhamid Han Selanik'e giderken çantası elinden alınmış ve içindeki 900 bin altın liraya el konulmuştur. Çantayı Hüseyin Hüsnü Paşa ile oğlu Ali Rıza Paşa'nın Abdülhamid'in elinden zorla aldığı belirtiliyor.

16 Nisan 1919 tarihli İkdam Gazetesi'nde söz konusu çanta ile ilgili yazıda çantanın Tevfik Bey, İstanbul Reji Müdürü Hasan izzet Bey, Hazım Bey ve Ayan Reisi Ahmet Rıza Bey'den oluşan Yıldız Sarayı Tahliye Heyeti tarafından Hareket Ordusu'na teslim edildiği belirtiliyor.
Kaynak : 16 Nisan 1919 tarihli İkdam Gazetesi